İlk olarak 1830 yılında tanımlanmış olan pilonidal sinüs ya da diğer adıyla kıl dönmesi iyi huylu bir cilt-cilt altı hastalığıdır. Sıklıkla kuyruk sokumu bölgesinde ve genç hastalarda görülür. Erkeklerde, kadınlardan 2 kat daha sık olmaktadır.
Kıl Dönmesi Nasıl Oluşur?
Hastalarımızda doğumda kıl kökü ve komşu ter bezlerinde olmaması gereken bir genişleme mevcuttur. Bu bölgenin sürekli bası altında kalması (örneğin uzun süre oturma, yoğun terleme, uzun süre araç kullanma gibi) kıl kökünde iltihaplanmaya neden olur.
Tekrarlayan travma ve tekrarlayan enfeksiyonlar ile kıl ve doku artıkları bu bölgedeki genişlemiş bozuk deriden içeriye doğru girer. Temelde deri altında bir boşluk(nidus) ve içinde de kıl(pilus) vardır. İsimlendirmesi de buradan gelmektedir.
Kıl Dönmesinde Bulgular Nelerdir?
Hastalardaki en sık şikayet; bölgede şişlik, ağrı ve toplu iğne başı büyüklüğünde deliklerin görülmesidir. Enfeksiyon olması halinde bu bulgulara kızarıklık, sıcaklık artışı, akıntı eşlik edebilmektedir.
Kıl Dönmesi Tedavisi
Tedavi edilmediği zaman apse olur. Bu durumda şiddetli ağrı, şişlik, kızarıklık, ısı artışı; ciddi olgularda ateş, halsizlik olur. Apse varsa acil müdahale edilerek iltihaplı sıvının kontrollü bir şekilde boşaltılması gerekir. Sık tekrarlayan apseler yapılacak müdahalelerin başarı oranını düşürür ve işlem sonrası enfeksiyon ihtimalini arttırır.
Kıl dönmesi tedavisinde eskiden sıklıkla cerrahi yapılmaktaydı. Günümüzde ise sıklıkla ameliyatsız tedaviler uygulanmaktadır. Bu yöntemler fenol tedavisi, lazer tedavisi ve mikrosinüzektomidir. Ameliyatsız tedaviler etkili olmadığında uygulanabilecek cerrahi yöntemler mevcuttur. Bunlara nadiren ihtiyaç duyulmakla birlikte en sık ve en etkilisi Ameliyat ile Tedavi Eksizyon ve Doku kaydırma(flep) tekniğidir.
Bunlar da İlginizi Çekebilir
Ameliyatsız Kıl Dönmesi Tedavisi